Seyid Ahmet ve Şeyh İsa Hazretleri
Şeyh İsa hazretleri hayatının ve menkıbelerini anlatan eserlerde ve yaptığım araştırmalarda vardığım kanaat Seyit Ahmet, Şeyh İsa Hazretlerinin talebesi olarak görünüyor.
Akhisar Seyit Ahmet mahallesinde türbesi olan, Seyit Ahmet Hazretleri, Şeyh İsa Hazretlerinin talebesi ve yirmi üç yıl asadarlığını yapmış ve aslen Peygamber efendimizin soyundan olup seyittir.
Şeyh İsa hazretleri bir gün dervişleriyle şehirden bir köye davete giderler.
Karşı tarafta kalabalık bir kervan ve kervanın içinde birkaç bezirgân (tüccar) vardı.
Bu bezirgânlar uzakta Şeyh İsa Hazretlerini görüp, bir birilerine şaşkın bir hal üzere bakarlar. Hemen atlarından inip yaya olarak Şeyh İsa Hazretlerinin yanına gelirler, hepsi bir ağızdan Sultanım bu uzak diyara ne zaman geldiniz, hayret içinde sorarlar.
Şeyh Hazretleri sizlerden ayrıldığım gün geldim der.
Meğerse olayın aslı şu. Müslüman tüccarlar Dört gemiyle Rum elinden ( Anadolu’dan) Mağrip tarafına Batı Akdeniz ülkelerinden Tunus, Cezayir, İtalya taraflarına ticaret için giderler, dört gemi dolusu malı yükleyip Anadolu’yla gelmek üzere yola çıkarlar. Akdinizdeyken yedi koran gemisi Müslüman Tüccarların etrafını sararlar savaşmaya başlarlar hata bu çatışmada Müslümanlardan On kadar yiğit şehit olurlar, gemi kaptanı da sol tarafında yaralanır.
Bu yaralı kaptan tüccarları yanına çağırır. Ne durursunuz bizim bu yedi küffar gemiye gücümüz yetmez abdest alıp hulisi kalple Allaha yalvaralım,
Rumeli erenlerden velilerinden yardım isteyelim, bu baskında kurtulursak en sevdiğimiz beyaz Arap kölemizi Azad edelim, sadakalar verelim, Tüccarlarda nezirde bulunurlar dua ederler o an Şeyh İsa Hazretleri yanlarında görürler, Şeyh İsa Hazretleri onara gösterdiği rotaya doğru dümenlerini kırar tam yol devam edip küffar korsanların şerrinden kurtulup selamete çıkarlar.
Şeyh İsa Hazretleri onardan ayrılır gider. Birkaç ay sonra tüccarlar kervanlarla mallarını İzmir’de alıp Anadolu’ya yola çıkarlar, Akhisar’dan geçerlerken yolda Şeyh İsa Hazretlerini görünce tanırlar ve yanına gelip elini öperler. Şeyhim mağrip nire Akhisar nire siz nasıl geldiniz derler. Şeyh İsa Hazretleri onlara ‘’ Mağrip ile Maşrik (batı-doğu) Ehli aşk için bir adım yoldur der:
Tüccarlar hemen en sevdiği bir beyaz Arap köleleri vardı İsmi seyit Ahmet idi, Seyit Ahmet’i çağırıp , Şeyh İsa Hazretlerine hediye ederler.
Kervan Şeyh Hazretlerinden izin alıp yoluna devam eder ( eskide İzmir’i Anadolu’ya bağlayan yol Akhisar, boyalı, kayacık, Gördes, Demirci, Simav üzerinde ulaşım sağlanıyordu)
Şey İsa Hazretlerine hediye edilen genç köleye Ahmet’e hürmet ve muhabbetle sarılır, evladım sen, Peygamberimizin nesebindensin Seyit sin, seni Azad ettim. Şeyh İsa Hazretleri dervişlerine döner derki yıllardan beridir içimde bir ukde vardı, param olsa bir köle satın alıp Azad edip, hürriyetine kavuşturayım. Ama param olmadığından dolayı bunu yapamadım. Cenabı Allah bu gün bunu bana nasip eyledi çok şükür dedi.
Seyid Ahmet, Şeyhin has talebelerinden oldu, hiç yanından ayrılmadı onu çok severdi. Tam yirmi üç yıl Şeyhin İsa Hazretlerinin asa darlık görevini ifa etti ve Akhisar’da vefat etti. Diye yazılıdır.
İnşallah bir başka yazımda da Şeyh İsa Hazretleriyle Sinan dedenin konusunu yazacağım.
Fi emanillah. Orhan Yavuz Ejder- Akhisar.