Şeyh İsa hazretlerinin Kayseri deki günleri talebeden menfaat bakliyen şeyh olamaz.
Şeyh İsa hazretleri kayseriye ilk gidişinde, Şeyh Kasım hazretleriyle akşam namazı kıldıktan sonra, Şeyh Kasım hazretleri Şeyh İsa ya dönerek sizin bu diyara gelişinizde bağlı olduğunuz pirin izni varımıdır der, Şeyh İsa hazretleri, evet izin verdiler onlar bizi size gönderdiler. Şeyh Kasım hazretleri, bir derviş bir mürşit ten tövbe alıp tarikatına girmiş ders alıp halvete etmişse, Şeyhin itikadı ehlisünnet vel cemaat ise, derviş o şeyhinden izin almadan başka bir mürşide gitmesin, zira meşayih ve tarikatın adabı budur.
Ve yine Şeyh Kasım hazretleri dedi ki. Bir kişi bir şeyhten tövbe alıp tacını giydiğinde artık o zatın himayesinde olur. Onun izni olmadan başka bir şeyhe gitmesi uygun olmaz, bu bir adaptır, eğer bağlı olduğu şeyhin itikadı ve tarikat adabı düzgün değilse, o zaman izin almadan gidebilir. En mühimi bağlı oldukları tarikat şeyhlerinin itikadı ehlisünnet vel cemaat olması şarttır. Sahte bozuk itikada sahip olan yalancı şeyhlerden uzak durun, eğer bir şeyh talebenin malında gözü varsa, ondan bir maddi menfaat bekliyorsa, mevki ve makamından istifade etmek niyeti varsa. Bu o şeyh için büyük bir felaket olur, ondan aman uzak durun. Çünkü bu yolda saflık ve ihlâs gerek. Bizim yolumuzda herkesin yükünü çekmek, kimseye yük olmamak var. Zira talipler yumurta gibidir çok tavuğun altına konulursa cılk olur. Şeyh İsa hazretleri efendim pirlerimiz Eşref zade Rumi ve Muhammed Çelebi hazretlerinin icazetleriyle size geldik dedi. Şeyh Kısam hazretleri sefa geldiniz ve Şeyh İsa hazretlerini kabul etti derslere başladı.
Devamı bir sonraki yazımızda. Hoşça kalın.
Şeyh İsa hazretlerinin Kayseri deki günleri talebeden menfaat bakliyen şeyh olamaz.
Şeyh İsa hazretleri kayseriye ilk gidişinde, Şeyh Kasım hazretleriyle akşam namazı kıldıktan sonra, Şeyh Kasım hazretleri Şeyh İsa ya dönerek sizin bu diyara gelişinizde bağlı olduğunuz pirin izni varımıdır der, Şeyh İsa hazretleri, evet izin verdiler onlar bizi size gönderdiler. Şeyh Kasım hazretleri, bir derviş bir mürşit ten tövbe alıp tarikatına girmiş ders alıp halvete etmişse, Şeyhin itikadı ehlisünnet vel cemaat ise, derviş o şeyhinden izin almadan başka bir mürşide gitmesin, zira meşayih ve tarikatın adabı budur.
Ve yine Şeyh Kasım hazretleri dedi ki. Bir kişi bir şeyhten tövbe alıp tacını giydiğinde artık o zatın himayesinde olur. Onun izni olmadan başka bir şeyhe gitmesi uygun olmaz, bu bir adaptır, eğer bağlı olduğu şeyhin itikadı ve tarikat adabı düzgün değilse, o zaman izin almadan gidebilir. En mühimi bağlı oldukları tarikat şeyhlerinin itikadı ehlisünnet vel cemaat olması şarttır. Sahte bozuk itikada sahip olan yalancı şeyhlerden uzak durun, eğer bir şeyh talebenin malında gözü varsa, ondan bir maddi menfaat bekliyorsa, mevki ve makamından istifade etmek niyeti varsa. Bu o şeyh için büyük bir felaket olur, ondan aman uzak durun. Çünkü bu yolda saflık ve ihlâs gerek. Bizim yolumuzda herkesin yükünü çekmek, kimseye yük olmamak var. Zira talipler yumurta gibidir çok tavuğun altına konulursa cılk olur. Şeyh İsa hazretleri efendim pirlerimiz Eşref zade Rumi ve Muhammed Çelebi hazretlerinin icazetleriyle size geldik dedi. Şeyh Kısam hazretleri sefa geldiniz ve Şeyh İsa hazretlerini kabul etti derslere başladı.
Devamı bir sonraki yazımızda. Hoşça kalın.