• BIST 10017.53
  • Altın 2439.282
  • Dolar 32.4246
  • Euro 34.6533
  • Manisa 24 °C
  • İzmir 25 °C
  • Bayan Eleman Aranıyor
  • Akhisar Enza Home Sevkiyat Personeli Aranıyor
  • Halikarnass Restaurant’ta Cuma ve Cumartesi canlı müzik keyfi
  • Ön Muhasebe Personeli Aranıyor
  • Karabulut Şirketler Grubundan Duyurulur
  • Köfteci Ramiz İçin Denetim Elemanı Aranıyor
  • 5 Mayıs’ta Yenileme Eğitim Dönemi Başlıyor
  • Bay ve Bayan Beden İşçileri Aranıyor
  • Kurbanlık büyükbaş hayvan satışları başladı
  • Hıdır Besi Çiftliğinde Kurbanlık Dana ve Düve Satışlarımız Başlamıştır
  • Pusula Kurs İngilizce Hazırlık Kursu başlıyor
  • Muhasebe Personelleri Aranıyor
  • Çalışma Arkadaşları Arıyoruz
  • Anadolu Gençlik Derneği Siyer-i Nebi Yarışması
  • İkinci el saç ve sandaviç panel bulunur

İnsanlığın sona erdiği gün, 26 Mayıs 2023

İdil Tütüncü Aydar

İnsanlığın sona erdiği gün, 26 Mayıs 2023

Elon Musk’un beyin implant şirketi Neuralink’in ABD Gıda ve İlaç İdaresi'nden (FDA) beyin çipinin ilk defa insanlar üzerinde klinik deneyini başlatabilmek için onay aldığını duyurması1, içinde bulunduğumuz Bilgi Çağı’na yeni bir yön verecek olan imzayı atmak yerine, bilişsel bir haksız rekabet ortamını yaratacak olan, insanlığın sona erdiği günü tanımlaması bakımından büyük bir önem taşıyor.

Kamuoyu yapay zeka ile kitap yazılıp yazılamayacağı gibi popülerleştirilmiş, tüketicinin ilgisini arttırıcı haber ve programlarla meşgulken, bunun bir sonraki aşmasına yönelik olan ürkütücü ve kışkırtıcı adım Abd’den geldi.

Henüz 1950’li yılların başında, ABD Merkezi Haber alma Teşkilatı (CIA) başkanı tarafından, beyin yıkama ve zihin kontrolü gibi hedeflerin gündeme alındığının ifade edilip, sonraki yıllarda Abd’li psikiyatristlerin CIA ile birlikte yaptığı operasyonların ortaya çıktığı, 1980’li yıllarda ise dönemin CIA Başkanı’nın sara hastası olduğunun fark edilememesi2 sürprizinin ortaya çıkmasıyla, daha da ilginç bir boyuta taşınan zihin kontrolü konusunda çalışmalar yürüten ABD, II. Dünya Savaşı yıllarından kalma bir rekabet alışkanlığıyla, bir devlet politikası olarak, zihin okumaya olan ilgisini arttırmakla kalmayıp, tehlikeli sonuçlar doğurabilecek olan bir karara imza attı.

Haksız rekabete bir zemin hazırlığı

Bilişsel bir haksız rekabet ortamı yaratmayı mümkün kılan, bir yanı etik olarak çok tartışılır diğer yanı kışkırtıcı olan bu adım, insan organizması ve ileri teknolojinin tehlikeli bir şekilde bütünleştirileceği bir evreyi başlatırken, gerekçe olarak gösterilen kimi beyin hastalıklarının nedenlerini ortaya çıkarması amacı, konunun sadece popülarite içeren kısmını oluşturuyor. Söz konusu olan kalbe takılan bir pil değil ya da fabrikalarda taşıyıcı amaçlı kullanılan robotlardan söz etmiyorum. Burada söz konusu olan beyin. 100 milyar adet sinir hücresiyle istediği bağlantıları kurarak her türlü yaratıcılığı mümkün kılan, ancak bizim hücrelerinin %10’unu bile kullanmadığımız beyin. Gelecekte, bu hücreleri kullanmaya ihtiyaç duymadan, zihinsel ve bilişsel hiçbir çaba göstermeden her türlü veriyi elde eden, edindiği verinin her türlü analizini yapıp çeşitli kararlar alan ve uygulayan, insan-teknoloji karışımı, bir bilim kurgu filmi kahramanının gerçeğe dönüşmüş çeşitli halleriyle karşı karşıya kalacağımızı şimdiden öngörmeliyiz. Bu özel kitlenin hangi amaçlarla kullanılacağı ise ayrı bir yazının konusu.

Oysa ki bu dönemin değeri rekabet değil, dayanışma. Bununla birlikte, insanlık tarihinin geçirdiği tarihsel süreçlerle gelişen değerleri tam tersine çevirmeye çalışmaktan başka hiçbir amaca hizmet etmeyecek olan bu süreçle birlikte ortaya çıkacak olan haksız rekabet ortamının, özelinde ülkemiz, genelinde ise evrensel olarak Z kuşağı ve sonrasına olumsuz etki edeceğini ifade etmek gerekiyor.

ABD’nin, genellikle sinema filmlerindeki mitlerden beslenerek oluşturulan kültürel normları ve etik değerlerini sorgulamakla kalmayıp, insan klonlamak ve hatta ondan çok daha tehlikeli olan bu insan beyni-çip karışımının yeni organizmayı yaratma faaliyetinin, ideolojik kutuplardan arındırılmış bir uluslararası etik kurul tarafından, ivedilikle değerlendirilmesini diliyorum. İnsanlığın sona erdiği günü değil, uygarlığın insan aracılığı ile nasıl bu hale getirildiğini konuşalım.

 

Kaynakça;

1-Milliyet Gazetesi, 26 Mayıs, 2023

2-Sara Hastası CIA Başkanı, Soner Yalçın, Sözcü Gazetesi, 10 Mayıs, 2016

 

Bu yazı toplam 934 defa okunmuştur.
  • Yorumlar 1
    Yazarın Diğer Yazıları
    REKLAM ALANI
    • Amerikan Kültür Dil Kursu
    • Amerikan Kültür Dil Kursu
    • Kuzey Ege Kurs
    • Kuzey Ege Kurs
    1/20
    Başlangıç Tarihi
    Başlangıç Tarihi
    Tüm Hakları Saklıdır © 2003 Akhisar Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.