Geçmişten günümüze gelen putlar
İnsan çağımızda gönül tarlasına durmadan put dikiyor. Kendi tükettiği eşyaya, kendisinin yücelttiği insana tapmak yoluyla Allah'a şirk koştuğunun farkında bile olmuyor... Bu bağlanış aklın veya sağduyunun kabul edeceği ve mazur göreceği bir ilgi değil irrasyonel bir bağlanış, âdeta bir tapıştır...
Geçmişte Züleyha’nın Hz Yusuf’a olan sevgisini putlaştırması, Hz Yakub’un A.s oğlu Hz Yusuf’a olan sevgisiz Eyüp A.s malına olan hırsı. Peygamberimiz (sav) "bir kalbe birden fazla sevgi sığmaz der ve ekler kalp dediğimiz şey kalp değil zihindir. Zihnimizi ebedi olanla doldurmayıp bir fanı ile doldurursak Cenab-i Hak bundan razı olmaz." işte bu yüzden istediğimiz kadar dua, ibadet yapsak da etrafımıza dizdiğimiz bu putlar bizi gerçek sevgiden, imandan uzak eder ve hepsi bizim ağır sınavımız haline gelir.
Günümüze gelince de öyle bir sistem içinde tuzağa çekiliyoruz ki farkında olduğumuzda her şeyimizi kaybedecek noktasına geliyoruz. Sosyal medyadan tutun da, televizyondaki reklamlardan sanki varoluş sebebimiz yemek, içmek, gezmek. Çılgınca bir alışveriş, para kazanma hırsına, ev araba, lüks yaşam arzusuna dönüşüp her şeyin fazlasını arzulamak putlaştırmaya kadar gidiyor. Maneviyatımız kaybolmuş robot misali yaşarken fazlalık her şey Bizi Yüce Yaradan da uzaklaştırmaya ve ruhsuz bir yasam içinde cebelleşip durmamıza sebep oluyor. Her şeyin fazlası ruha yük olduğunu bilmemiz gerekiyor. Anne babamızdan tutunda eş, çocuk, ev, araba, makam, mevki fazla sevgi, fazla hırs Allah ile aramıza set olmaktan öteye gitmiyor. Şeytanin oyuncağı haline geliyoruz bilmeden. Allah bize bizden yakınken biz Allaha kulluk edeceğimize, etrafımıza dizdiğimiz putlara yeniliyoruz nefsimizle...
Puta tapıcılık tarihin eski sayfalarından günümüze sekil değiştirerek gelmesi, devam etmesi bizim varoluş sebebini unutmamızdan kaynaklanıyor. Burada tek yapacağımız şey kendimizi sorgulamak; Ben neyim, kimim, bu güne kadar ne yaptım, hatalarım, sevaplarım, günahlarım neler... Hayatımızı bir kâğıda yazıp sonra bunları düzeltme yoluna gitmemizle olacaktır.
Mülk Süresi 10.Ayette (Aklımızı kullansaydık şu alevli Cehennemin halkı arasında olmazdık)
Bakara Süresi 44.Ayet( Yoksa siz arı duru dini öğrenmek için hala, henüz varken aklınızı kullanmıyor musunuz?)
