SINAV SONUÇLARININ DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
Bütçemizden eğitim-öğretime ayrılan pay her yıl artmasına ve bütçeden en büyük payı Milli Eğitim Bakanlığı almış olmasına rağmen eğitimdeki başarı,her geçen sene
artacağına maalesef geriye gidiyor.(Türkiye’ nin 2015 yılı bütçesi 473 milyar TL. Milli Eğitim Bakanlığının bütçesi 80 milyar TL.)
Bunun böyle olduğunu 2015 YGS ve LYS sonuçları da gösteriyor.
2015 yılında liselerden mezun olan ve YGS’ ye giren 856.000 öğrencinin 40 soruluk sınavlarda Türkçede 15.9, Sosyal Bilimlerde 10.4, Matematikte 5.4, Fen Bilimlerin de
4.6 başarı ortalaması var. Bu öğrencilerin yaklaşık yarısı 180 puan barajını aşamadığın-
dan dolayı LYS’ ye girememiştir. Bu nedenle göreceli olarak LYS’ ye girenlerin daha başarılı olması beklenirken açıklanan LYS soruları bunun böyle olmadığını göstermek -tedir.
56 soruluk Türk Dili Edebiyatı sınavı başarı ortalaması : 20.12, 50 soruluk Matematik
sınavı başarı ortalaması :10.20, 30 soruluk sınavlardan Geometrinin 4.10, Fizikin 7.00, Kimyanın 9.52, Biyolojinin 10.53 başarı ortalaması var. 24 soruluk Coğrafya 1 de 9.8, 14 soruluk Coğrafya 2 de 5.79 olan başarı ortalaması 44 soruluk Tarihte 12.70, 32 soruluk Felsefe grubunda 10.85 olarak gerçekleşmiştir.
Bu sonuclar geçmiş yılların başarı ortalaması ile karşılaştırıldığında ya yerinde saymış yada geri gitmiştir.( 2013 de Matematik 12.88, Türk Dili Edebiyatı 23.52, Fizik 7.15, Kimya 11.21, Biyoloji 11.90, Tarih 13,84, Geometri 4.54, Coğrafya1 9.34, Coğrafya2 4.68, Felsefe grubu 7.96 ortalama başarıya sahipti)
Bireysel başarıları bir tarafa bırakacak olursak toplam eğitim kalitesini artıramadığımız ortadadır.
1960 lı yıllarda toplumsal kalkınmışlık düzeyi bakımından hemen aynı seviyede olduğumuz Güney Kore’nin, bugün Dünya ekonomisindeki yerine baktığımızda, hele bizim ülkemizde başta otomotiv sanayi olmak üzere yaptığı yatırımlar gözümüzün önünde dururken, şu soruya mutlaka bir cevap bulmalıyız: Biz ne yaptıkta, daha doğrusu ne yapmadıkta Güney Kore’nin bu kadar gerisinde kaldık ?
Bu sorunun tek ve gerçek cevabı geçen haftalarda CNN Türk Televizyonunda da bir hafta boyunca (15-19 Haziran 2015) açıklandığı gibi Güney Kore’ nin tavizsiz biçimde uygulamaya koyduğu Ulusal Eğitim politikasıdır. Bu politikanın temelini Demokratikleşme,
Özerklik , yerel olanakları (öz kaynak) değerlendirme ve küreselleşme oluşturmaktadır.
Bunların gerçekleştirilmesinin ancak eğitime ayrılan yüksek kaynağın verimli biçimde kullanılması ile mümkün olacağını gören Güney Kore, eğitimde verimliliği ve mükemmelli-ği esas almıştır.
Biz, en başta belirttiğim gibi bütçemizden en büyük payı Milli Eğitime ayırıyoruz. Yani kaynak bakımından bir sıkıntımız yok. Peki ya verimlilik ? Ya eğitimde mükemmellik ? Ya demokratikleşme ? Ya eğitimde özerklik ? Ya yerel kaynakların değerlendirilmesi ? Ya evrensel bakış ? Sorgulanması bile yapılmayan sorular .
Okul birincilerinin belirlenmesinde bile şaibeler.
Öğrencilerin geleceğini belirleyen sınavların değerlendirilmesinde ki soru işaretleri.
İptal edilen sorular.
Bu sorulara sınav anında harcanan zaman, bunun öğrenci üzerinde oluşturduğu etki.
Sık sık değişen uygulamalar.
Bırakın matematiği, Fen Bilimlerini, ana dilimizi bile okuyup anlamada zorlanan bir gençlik. Sonumuz hayrolsun.