Arabistanda devrim, bizde seçim?
İnanılmaz oranda sabırlı bir milletiz. Bundan 40 sene önce Bonn'da bir imza kampanyası başlatmış ve neticeleri oradaki sefire sunmuştuk. Adil bir seçim kanunu istiyorduk ve istemeye de devam ediyoruz.
Düşünün bir futbol milli takım seçmeleri yapacaksınız ama en iyi futbol oynayan insanlar bu takıma giremeyecek.
Bizde de milli gelire en fazla katkısı olan 3 milyon seçmen seçime katılamıyor. Çünkü yurtdışında yaşıyorlar. Bunlar seçemiyor ve seçilemiyorlar. Nerde kaldı Türkiye milletvekilliği?
Gene parti başkanı hegamonyası gene komik barajlar.Gene bir seçime gireceğiz ve eski hamam eski tas. Değiştirmek işlerine gelmiyor. Kimin kimi seçtiği belli değil.
Ne yapalım? Biz de sokaklara mı dökülelim? Belki en doğrusu bu en azından bir gösteri yürüyüşü yapalım. Ben varım. Yazmaktan artık gına geldi.
Ted Ankara kolejliler bundan beş altı yıl önce yazdılar: Seçim sisteminin bugünkü durumu temsili demokrasinin önünde bir engeldir diye (Bakınız buraya) Ben de en son 2008 de konu ahlaki bişr sorundur diye yazmışım Bakınız.
Ne yapalım?
Artık sokağa çıkalım, basit bir yürüyüşle seçim kanunu istiyoruz diyelim. Lider diktasına son diyelim. Kimi seçtiğimizi bilmek istiyoruz diyelim. Artık yollara dökülelim. Çünkü ağızları laf yapan politikacılar statükodan yani halihazırdaki durumdan şikayet ederek oylarımızı alıyorlar ve inanılmaz bir süratle başımıza statükocu kesiliyorlar. Yazıp çizme zamanı artık bitti, bence yeter! Mısırda düzgün bir seçim kanunu yapılsın bakın nasıl bizi sollar Mısır beş yıl içinde. Onlar bileklerinin kuvveti ile değişimi seçtiler. Biz uyurken.
Yoksa bizde bu ense varken bir kırk yıl daha ayni şeyleri yazıp çizeceğiz.
Yoksa ayni şekilde devam mı edelim? Rahatımız bozulacak diye kararlı sivil toplum örgütleri kuramıyoruz. Asgari müştereklerde anlaşıp birleşemiyoruz. Eh, diyelim? Hakkıdır hakka tapan milletimin halihazırdaki seçim kanunu mu? İşin kötüsü bizim rahatımız bozulacak diye değil parti genel başkanlarının rahatı bozulacak diye hareket etmiyoruz. İzliyoruz izliyoruz.. İzlemeye devam mı? Yoksa bir yürüyüş de biz mi yapalım. Bence yapalım gare! Sanki bir trans içinde komşularımızda olanları izliyoruz. Aadaletsizliğin kökü seçim sisteminde neyi savunduğunu bilmediğimiz, tanımadığımız insanları seçiyoruz.
