SAADET PARTİSİ İLÇE BAŞKANININ SABAH 7.30 DA KAHVALTILI BASIN AÇIKLAMASI
AKHİSAR: (Kenan MOLLA)
Saadet Partisi İlçe Başkanı Ahmet Erdoğdu, yönetim kurulu üyeleri ve partililerin katıldığı, sabah 7.30 da kahvaltılı basın açıklamasında, AKP iktidarının, Davos zirvesindeki tutumu, Kıbrıs ve Dış politikası, ABD ve AB nin tüm isteklerine boyun eğmesi, Misyonerlik karşısındaki tutumu ve özgürlükler karşısında çifte standart uygulaması eleştirildi.
Sabah 7.30 da Milli Egemenlik Meydanına bakan Saadet Partisi ilçe lokalinde, partililer ve basın mensupları sabah kahvaltısında buluştu. İlçe Başkanı Ahmet Erdoğdu basın mensuplarına dağıtılan basın açıklamasını okudu. Basın açıklamasının ilk giriş bölümünde; Hüzünlü bir bayramı daha geride bıraktık. . Bit taraftan Irakta yaşanan vahşet, diğer taraftan güneydoğu Asyadaki deprem ve tusunami felaketi.. 100 binleri geçen kardeşimize Allahtan rahmet dilerken , ırakta yaşanan işgalin son bulması içinde görev ve sorumluluklarımızı hatırlıyoruz
Dünyada önemli gelişmeler olurken , Türkiye bu gelişmelerin merkezinde olan ülke olarak bu gelişmelerden doğrudan etkilendiği bir konjüktürdeyiz. İslam coğrafyasını ve Müslümanları kıskaca almayı hedefleyen plan ve projelerin uygulamaya konması her geçen gün biraz daha hız verilirken , Türkiyenin de sorumluluğu artmaktadır
Bu gün bu basın toplantımızda ana hatlarıyla bu gelişmelerden sadece bazılarına deyineceğiz ve Türkiyemizin ve insanlığın nereye götürülmeye çalışıldığının fotoğrafını çekeceğiz
Değerli basın mensupları;
Her yıl dünya politikalarının belirlendiği Davos toplantılarında bu yıl da önemli konular konuşuldu. Ancak dünyayı sömürü dünyası haline getiren egemen güçlerin güdümünde ve gözetiminde yapılan Davos toplantıları bu yıl da başarı değil çatışma ve sömürüyü esas alan bir gündem ile yapıldı. Davosun en önemli gündem maddesi Büyük Orta Doğu Projesi idi. Amaçlanan ve sonuçları itibari ile büyük İsrail projesinde başka bir anlam ifade etmeyen Büyük Ortadoğu Projesinin şekillendirilmesinin alt yapı çalışmalarının yapıldığı , bu toplantıda hedef tahtasına yine İslam ülkelerinin konulduğunu üzülerek gördük. Amerikan yönetiminin İran ile ilgili açıklamalarının arttığı bu günlerde Davos ta da İranın nükleer potansiyelinin tartışma konusu yapılması oldukça manidardır. Buna karşı Davos zirvesinde Irak ve Filistin deki vahşetlere hiç değinilmemesi ise dikkat çekici idi Başkan Recep Tayip Erdoğan ve kurmaylarının Türkiye ve İslam ülkelerinin sahip olduğu medeniyetin ağırlığını ortaya koymak yerine teslimiyetçi yaklaşımlarla figüran rolünden öteye geçememiştir. Maalesef Türkiye ve AKP iktidarında Lider Ülke olma hedefinden hızla uzaklaşırken tarihin not düşeceği misyonsuz dış güçlerin art niyetli plan ve projelerinin piyonu ve maşası olma tehlikesi ile karşı karşıyadır.
Değerli Basın mensupları;
Gerek hazırlanan tezkerelerle, gerekse işgalci koalisyon güçlerine verilen dolaylı ve doğrudan desteklerle Irakta vahim ve vebal altına girecek politikalar izleyen A:K.P iktidarı, aynı yanlışlarına ısrarla devam etmektedir. Böl- parçala- yönet taktiğinin adım adım uygulandığı Irakta Türkiyenin bütün kırmızı çizgileri de zamanla pembeleştirilmiştir
Dışarıda kalmaktansa etkin bir şekilde meselenin içerisine girerek Türkiyenin çıkarlarını savunacağını iddia eden hükümet, gelişmeleri seyretmekten ve ricaların peşinden gitmekten başka bir performans ortaya koyamamıştır.
Şimdi ABD nin kontrolünde ve yönlendirilmesinde bir seçim yapıldı. Iraktaki seçimler Türkiyenin güvenliğini ve geleceğini tehlikeye atacak bir şekilde gerçekleşiyor.Türkiyenin milli menfaatlerini koruyacak adım atmak yerine bölgede Musul ve Kerkük başta olmak üzere Türkiye aleyhindeki demografik yapılanmalara göz yumulmuş konu cılız tepkilerle geçiştirilmiştir.Kıbrısta da benzer dış politika zafiyetleri devam etmektedir. Ne pahasına olursa olsun çözüm diyen anlayış A.B sürecinde iflas etmiştir. Kıbrısın koparılmasına doğru adım adım gidilirken Türk askerinin adadan çekilmesi yönündeki dış baskılarda artmaktadır. Bir karış vatan toprağının verilemeyeceği anlayış çeşitli propaganda teknikleri ile zedelenmeye çalışılırken Kıbrısta yeniden başa dönülmüştür. Ana planı iktidarın teslimiyetçi politikaları sonucu A.B üyesi Rum kesimi ile Yunanistan ın rotasına girmiştir.Saadet partililer olarak yeniden uyarıyoruz. Kıbrısta çözüm 1974 çözümüdür. Hiç kimsenin doğrudan yada dolaylı ENOSİSe gücü yetmeyecektir. A.B. şemsiyesi altında gerçekleşen bir ENOSİSe kapı açan ve buna razı olan hiçbir iktidar bunun hesabını veremez.
Basınımızın Güzide Temsilcileri;
Saadet Partililer olara üzerinde durmayı zaruri gördüğümüz bir başak konu ise misyonerlik faaliyetleridir. Küresel ve bölgesel planlar çerçevesinde milli ve manevi yapısının bozularak zayıf düşürülmeye ve yumuşak lokma haline getirilmeye çalışılan Anadolumuzun önündeki en büyük tehlikelerden biriside bu milleti öz değerlerinden soyutlayacak çalışmalardır. A.B uyum kanunları çerçevesinde yasalardan cami ifadesini kaldırıp yerine ibadethane ibaresini koyan A.K.P iktidarı, Türkiyedeki misyonerlik faaliyetlerine zemin hazırlayan ir icraata imza atmıştır. Bugün nerdeyse bütün şehirlerde abartman altı kiliseler açılmakta bir tek Hıristiyan vatandaşın bile bulunmadığı mahallelerde kiliseler faaliyete sokulmaktadır. Bu hükümet döneminde bir tek misyonerlik soruşturması bile yapılmamış; dinler parkı, dinler bahçesi gibi projelerle bu çalışmalara meşruiyet kazandırılmaktadır.
Değerli basın Mensupları;
Bu milletin bu gün her zamankinden daha çok Milli Görüşe ihtiyacı var. Milli görüşçüler olarak bizler Yaşanabilir bir Türkiyeyi, yeniden büyük Türkiyeyi, yeni bir Dünyayı hayata geçirmek için bu şuur ve bilinç ile çalışmalarımızı yürütüyoruz. Biliyoruz ki omuzlarımızdaki yük ağır, biz bu yükü taşımaya talip olarak Türkiyenin umudu olmanın iftiharını yaşıyoruz
Biz biliyor ve inanıyoruz ki bu Millet saadet Partisi ve ortaya koyduğu Milli görüşü yeniden iktidara taşıyarak bütün sorunların ve engellerin üstünden gelecektir. Bu duygu ve düşünceler ile hepinizi selamlıyorum.
