17 Mayıs 2024
  • Manisa15°C
  • İzmir18°C

SAF IŞIK ,SAF KARANLIK

Bahadır Yenişehirlioğlu

22 Eylül 2014 Pazartesi 15:26

SAF IŞIK ,SAF KARANLIK

Asıl yaşam yerimize gidecek olmanın bilinç yoksunluğu insanlığı savuruyor.

Saf ışıkla, saf karanlık aslında aynı şey.

Hayat sürekli olarak bizi kamçılıyor ve koşuyoruz.Oysa kamçıyı tutup yere savurmalı ve hayırrrrrr diye bağırmalıyız. Özgürlük zamanı artıkk

İnandık dediğimiz dinin neresinde olduğumuzu görmüyoruz .Dedikoduyu ne kolay yapıyoruz. Ne çok ölü yiyici olduk.

Eşyaya yani dünyaya bağlılık o denli tehlikeli bir hal aldı ki uzaktaki orkideleri toplamak adına ayaklarımızın altında papatyalar çiğnenip duruyor.

Susam tanesi kadar günahın yerinin cehennem olması ne acı.

Zerre kadar imanı olan birinin cennete gireceğini biliyor olması ne güzel.

Hayatı zehir yapan ise nefsin ayyuka çıkıp bütün boğazları sıkıyor olması .

Geceyi değerli kılan günün karmaşasından sıyrılmış olması ve insanı insan yapan saflığın ortaya çıkışı ve bütün perdelerin sıyrılıyor olması

Salkım söğüdün dallarının ahengine kulak vererek bir dost sesini dallarına düğümleyerek tekrar nefes almamız gerek .

Şeytana mağlup olan her şey gibi bozuluyor giderek zaman .Ama umutsuz olmamak gerek .Hala domatesin kokusu duruyor yerinde.

Sabun kokulu bir temiz çarşafta yatıyor olmak ve açık pencereden ıhlamurun kokusunu duymak ne büyük zenginlik.

İlişkileri maddeye boğarak ve her ilişkiden bir parça koparma derdiyle yanarak yaşayan insanoğlu giderek daha da yalnızlaşıyor.

Hayatı çekilmez kılan ihtiraslarımız .Yarını düşünen algımız.Oysa ne yarın var nede dün. Şimdi bambaşka bir an ki buna yazık ediyoruz.

İnsan affetmeyerek aslında kendini cezalandırır .İnsan aslında kendini gördüğü kişiden kaçar ve giderek yalnızlaşır.

Unutuyoruz bizi yaratan biliyor ne varsa bin bir katlı sırlara saklı ne varsa.

Geriye dönüşü olmalı. Ders almalı insan. Tövbe kapısı boşuna değil ya.

Bazen bir koku ,bir bakış,bir duruş,bir an insanı nerelere taşır ve kaybettiklerinizin değeri o zaman ortaya çıkar. Geriye dönüşü olmalı kötülüklerden.

Gerçek bir sırdaş bulmak ne zor Allahım ve ne değerli bu yüzden insan ne cahil ve ne kusurlu.

Biz insanoğlu daima kendimizi haklı bulur karşı yanı kusurlu görürüz ama aynaya baktığımızda acı gerçek aslında her şeyi söyler bize.

Dünyayı ve içindekileri bu denli sahiplenen bir ruh nasıl olur da sadeliğin hükmünü anlatmaya kalkabilir başkalarına.

Belki affetmeyerek kendimizi haklı konuma getiriyoruz ama unutuyoruz hiç mi suçumuz yok ve ve hiç mi katkımız yok olanlardan.

Affediciliğin öneminden bahsedip duruyoruz ama affetmeye sıra geldiğinde ne cimri ne korkak insan.

Söylenen sözlerden ziyade uygulamalardır insanı değerli kılan .Ne çok şey söylüyor da ne az uyguluyoruz.

Ne kadar çok yük ediniyoruz kendimize.Hayatı ve inandığımız değerleri,dini ne denli zorlaştırıyoruz.

İman ettik diyoruz da ne çok ıskalıyoruz

 

bydfawdccaeh_sl.jpg

Yorumlar