07 Mayıs 2024
  • Manisa15°C
  • İzmir18°C

MUHTEŞEM

Bahadır Yenişehirlioğlu

25 Kasım 2014 Salı 09:17

MUHTEŞEM

Yıldızlar Arası (Interstellar) isimli film üzerinde çalışırken baş yapımcı Kip Thorne, aynı zamanda kurgunun kalbinde yer alan bir kara deliği gerçekleştirmek için  çok çalışmış görülüyor. Kendisi de bir teorik fizikçi olduğu için, tam olarak gerçekçi olmasını ve filme gideceklerin de gerçek bir karadeliğe yakın hissetmelerini sağlamayı başarmış.

Kısaca özetlemek gerekirse, konu edinilen karadeliği isabetli bir şekilde üretmek isteyen Kip Thorne, görsel efekt ekibinin kullandığı veri işleme yazılımının hesaplamak için kullanacağı yepyeni bir set denklem çıkarmak zorunda kaldı. Sonuç ise, bir solucan deliğinin (veya karadeliğin) uzayda neye benzeyeciğini gerçekten de yansıtabilen bir denklem dizisiydi! ki bunu bütün ihtişamı ile görşel şölen olarak izliyoruz.

Oscar Ödüllü Double Negative efekt firmasından kıdemli yönetici Paul Franklin, şöyle anlatıyor:

"Karadeliğin, etrafındaki uzayı bükerken, birikim diskini de büktüğünü gördük. Dolayısıyla kara bir deliğin etrafında Satürn'ün halkaları gibi gözükmektense, ışık fotoğrafta gördüğünüz gibi bir hale yaratıyor."

 şeklinde açıklıyor başarısını.

Christopher Nolan'ın, Jonathan Nolan ile kaleme aldığı ve yönetmenliğini sırtladığı filmin yıldız oyunculardan oluşan oyuncu kadrosunda Matthew McConaughey, Anne Hathaway, Jessica Chastain, Matt Damon, Bill Irwin, John Lithgow ve Michael Caine gibi isimler yer alıyor.

Filmin konusu kısaca şöyle. Teknik bilgisi ve becerisi yüksek olan Cooper, geniş mısır tarlalarında çiftçilik yaparak geçinmektedir; amacı iki çocuğuna güvenli bir hayat sunmaktır. Onlarla yaşayan Büyükbaba Donald çocuklara göz kulak olurken, henüz 10 yaşındaki kızı Murph şaşırtıcı bir zekaya sahiptir. Geçmişte bıraktığı biliminsanı kariyerini özleyen Cooper'un karşısına bir gün beklenmedik bir teklif çıkar ve ailesinin, dahası insanlığın güvenliği için zorlu bir karar alması gerekir...
Bilimkurgunun yanı sıra dramatik öğeler de içeren filmin senaryosu Fizikçi Kip S. Thorne'nun evrendeki 'Solucan Delikleri' teorisinden ilham alıyor.

Ben şimdiye kadar hiç bir filimde bu denli ağladığımı hatırlamıyorum .Filim felsefik olarak  inanılmaz güçlü mesajlar veriyor . Kainatı ,insanı ,ve ihtişamı,yaratıcının büyüklüğünü  benim inancıma göre Allahın  azametini bu denli güzel anlatan az film çekilmiştir .

Zamanın bükülüp ,kıvrılabildiği bir düşsel zenginlik içinde  genç bir babanın bir hayli yaşlanmış kızı ile el ele tutuşması  inanılmaz bir duygu fırtınası oluşturuyor . Tasavvuf bilgisine sahip dostları uyarıyorum lütfen  izleyin.

Aşk bu denli güzel mi anlatılır ?Diyorum ve sizi ihtişama çağırıyorum.

Bana göre bir baş yapıt. Lütfen kaçırmayın derim.  

Yorumlar