KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN, ŞEYH İSA HAZRETLERİNE GÖNDERDİĞİ HEDİYE.

Kanuni Sultan Süleyman,   Şeyh İsa Hazretlerine gönderdiği hediye. 

Şey İsa Hazretleri bir gün Akhisar’daki dergâhında otururken, içeriye altı adam gelir, selam verip Şeyh Hazretlerinin elini öper edeple otururlar. Bu gelen altı kişi Yemen tarafından gelen fakir garip dervişlerdi. Dervişlerden biri Şeyh İsa Hazretlerine, efendim bizler fakir kimseleriz, memleketimize döneceğiz yalnız önümüz kış havalar soğuk giyecek bir şeyimiz yok, bize biraz kalın giyecek vermeni istiyoruz der.  Şey İsa Hazretleri bir müddet sükût eder durur, gelen Yemenli dervişlerden biri Şeyhim sizlerde giyecek olmadığını biliyoruz lakin durumu iyi olan dervişlerinizde isteyip bizlere vermeniz mümkün. 

Şey İsa Hazretlerinin de öyle bir huyu varmış ki hayatı boyunca hiçbir kuldan bir şey istediği vaki olmamıştır, bir şey verilerse alır yemek önüne korlarsa yer koymasalar istemezdi. 

 Yemenli altı beyaz dervişler e döner şöyle der; Hak dururken halka arzu hal edemem. Rabbim beni bırakıp halktan bir şey istedin diye utanırım hayâ ederim; ömrüm boyunca insanlardan bir şey istemedim, şimdide dervişlerimden isteyemem. O Arap dervişler sultanım bizi kapında boş çevirme halimiz nice olur derler.  

Şey İsa Hazretleri kürkünü,  abasını, cübbesini, kazağını, gömleğini ve üzerinde giysi neyi varsa çıkarır bu beyaz Arap dervişlere verir üzerinde don zıbın birde başındaki sarığı kalır. Yemenli dervişler Şeyhin verdiği elbiseleri giyer karınların doyurur Şeyhin elini öper teşekkür edip yola revan olurlar. 

Şey İsa Hazretleri bir don zıbınla odasına çekilip oturur, talebelerden biri oğlu Şeyh İlyas Çelebi Hazretlerine Şeyh İsa Hazretlerini don zıbın oturduğunu haber verir. İlyas Çelebi Hazretleri hemen evinden bir takım elbise alır Babasının huzuruna çıkar bakar ki Babası don zıbın bir köşede oturuyor.  

Şeyh İlyas Çelebi ya hü Baba bu ne hal der Şey İsa Hazretleri tebessüm ederek, evlat fakir yolcu dervişler gelip benden libas istediler, bende setri avretimi kapatacak don zıbınımdaki gayri libaslarımı onlara verdim. O ara kapı çalınır açarlar bakarlar ki iki yeni çeri askeri, askerler hürmetle içeri girer Şeyh İsa Hazretlerinin elini öpüp bir kese akçe şeyhin dizinin önüne bırakırlar, efendim hünkârımız                      Kanuni Sultan Süleyman han Akhisar yakınında bir çayıra otağını kurmuş bu keseyi size hediye olarak gönderdi der.   Şeyh İsa Hazretleri oğlundan kesenin ağzını açmasını ister, oda açar kesenin içinde 500 akçe olduğunu söyler. Şeyh İsa Hazretleri 50 akçesini gelen askerlere bahşiş olarak verir,  birkaç akçeyle de kendisine yalınız bir takım elbise almasını söyler geri kalan parayı da vakfın hizmetinde kullanılmasını ister. Şeyh İsa Hazretleri güzelce giyinir sarığını bağlar cübbesini giyer talebelerin yanına gidip çalışmalarına tekrar başlar. 

 Allah tan gelen ihsana çok şükür etti padişaha ve ordusuna çokça dua etti. 

 Kanuni Sultan Süleyman han Rodos seferinde zaferle döndüğü zamandı.  

Orhan Yavuz Ejder