14 Mayıs 2024
  • Manisa18°C
  • İzmir18°C

İNTERNETTE ALIŞVERİŞ YAPARKEN NELERE DİKKAT EDİLMELİ

Tuğba Gerçin Çığ

05 Ekim 2020 Pazartesi 14:50

Alışveriş geçmişten günümüze hayatımızın vazgeçilmez bir parçası… Son zamanlarda içerisinde bulunduğumuz Covid-19 salgınıyla beraber özellikle internet aracılığıyla yapılan alım-satım işlemlerinin zirveye ulaştığını görmekteyiz. Ne yazık ki bu yoğunluk, hak kayıplarını ve mağduriyetleri beraberinde getirebiliyor. Yapılan alışveriş sonrası yaşanacak problemlerin en aza indirilebilmesi için tüketicilerin bilinçli davranması ve haklarını bilmesi önem arz etmektedir.

İnternet ortamında ürün çeşitliliği ve arz hizmeti sunan firmaların sayıca çokluğu sebebiyle, dolandırıcılık faaliyetleriyle karşı karşıya kalma ihtimali bulunmaktadır. Dolayısıyla öncelikle güvenilir ve bilinen, kurumsal faaliyet gösteren firmalarla alışveriş yapmak bizi internetin bu gibi zararlı etkilerinden koruyacaktır. İkinci olarak, seçeceğiniz firmanın tüketici haklarına saygılı olmasına özen göstermelisiniz. Bu sayede, satın aldığınız ürün veya hizmette bir sorun yaşamanız halinde hak kaybına uğramaksızın telafi yoluna gidebilirsiniz.

Tüketicilerin hak ve çıkarlarını korumak amacıyla mevzuatımızda, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (TKHK) yer almaktadır. Bu kapsamda en önemli haklardan biri, tüketicinin İşyeri dışında kurulan sözleşmeler, mesafeli satışlar, devre tatil sözleşmeleri, ön ödemeli konut satışları ve tüketici kredisi sözleşmelerinde 14 günlük, taksitle satış sözleşmelerinde 7 günlük cayma hakkına sahip olmasıdır. İnternet aracılığıyla yapılan alışverişler mesafeli satış olarak görüleceğinden bu kapsamda yer almaktadır. Cayma hakkını ileri sürmek için herhangi bir koşul veya sebep varlığı aranmamakta, cezai şart bulunmamaktadır. Bu süreler içerisinde cayma hakkından yararlanarak satın almış olduğunuz ürünün iadesini sağlayabilir, ödemiş olduğunuz bedeli talep edebilirsiniz. Hemen belirtelim ki TKHK ile koruma altına alınan hakların ileri sürülebilmesi için ürün veya hizmet aldığınız satıcı ya da sağlayıcının, sürekli ticari faaliyet gösteren veya mesleki amaçla hareket eden yapıda olması gerekir.

Her ne kadar cayma hakkı yukarıda izah ettiğimiz satış şekilleriyle sınırlandırılmış olsa da, satın alınan mal veya hizmetin ayıplı olması halinde, tüketici bazı seçimlik haklara sahip olacak ve bunlardan dilediğini satıcıya karşı ileri sürebilecektir. tüketicinin kullanmak amacıyla satın aldığı malda meydana gelen ve malın tamamen veya gerektiği gibi kullanılmasını engelleyen eksiklikler ayıp olarak nitelendirilmiştir. Satılan ürünün ambalajındaetiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda veya ürünle ilgili internet portalında ya da reklam ve ilanlarda satıcı tarafından belirtilen hususların ve özelliklerin üründe bulunması şarttır. Ayrıca yeni kanun ile malın zamanında teslim edilmemesi, montajın satıcı tarafından gerçekleştirileceği durumlarda gereği gibi monte edilmemesi de ayıp olarak nitelendirilmiştir. Ayıplı bir malın satışa sunulması mümkündür ancak bu durum önceden belirtilmelidir. Satın alınan ürün mağazaya giderek alınmış dahi olsa ayıplı çıkması halinde TKHK m.11 de düzenlenmiş seçimlik haklar gündeme gelecektir. Madde metnine bakacak olursak tüketiciye tanınan seçimlik hakların neler olduğu daha net anlaşılabilecektir.

MADDE 11- (1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;

a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,

b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,

c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,

ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,

seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.

(2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur. Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz.

Maddeden anlaşılacağı üzere tüketici ayıplı mal ile ilgili olarak değişim, iade, ayıp oranında satış bedelinde indirim, şartları taşıyorsa ücretsiz tamirat hakkına sahiptir. Bu hakların kullandırılması hiçbir surette satıcı ya da sağlayıcının inisiyatifine, takdirine bağlı değildir. Diğer bir deyişle mağazalarda veya internet satış sitelerinde gördüğümüz “iade kabul edilmemektedir” uyarılarının, gerekli şartların oluşması halinde hiçbir geçerliliği olmayacaktır.

Satıcı veya sağlayıcıya ayıplı malın iadesi, değişimi için müracaat edilmesine rağmen sonuç alınamaması halinde, bulunduğunuz ilçe kaymakamlığı bünyesindeki Tüketici Hakem Heyeti’ne başvuru yaparak mağduriyetinizin giderilmesini sağlayabilirsiniz. Üstelik söz konusu başvuru e-devlet şifresi ile internet üzerinden de kolayca yapılabilmektedir. Durumunuzun Hakem Heyeti’ne başvuru için gerekli şartları taşımaması halinde, Tüketici mahkemesi nezdinde açılacak bir dava ile de sonuç alınabilmektedir. Konu ile ilgili olarak daha ayrıntılı bilgi sahibi olmak ve sorularınıza cevap almak için avukatınıza danışmanızda yarar vardır. Yeni yazılarda görüşmek üzere, güzel bir hafta geçirmeniz dileğiyle…

                                                                                                                                 Av. Tuğba ÇIĞ

                                                                                                                             İletişim: av.tugbacig@gmail.com

 

 

Ticaret Bakanlığı’nın bu konuyla ilgili olarak paylaşmış olduğu bilgi bankası için: 

https://ticaret.gov.tr/tuketici/tuketici-haklari-bilgi-bankasi

 

Yorumlar