17 Mayıs 2024
  • Manisa24°C
  • İzmir25°C

EMRE SAKÇI – SUYUN EFENDİSİ

Levent Sevgi

18 Ocak 2021 Pazartesi 20:40

EMRE SAKÇI – Suyun Efendisi …

 

5 Aralık 2020 Cumartesi; sabah kahvesinden sonra saatlerce bilgisayar başında çalıştım. Bir ara başımı kaldırıp saate baktım, 14:30 olmuş. “Biraz ara” dedim ve televizyonu açtım. Bu saatlerde genelde erkek basketbol ya da kadın voleybol maçları olur; biraz iyi gelir diye düşündüm. Henüz canlı yayın yoktu ama yeni başlamış bir belgesele denk geldim: “Emre Sakçı – Suyun Efendisi”. Gözümü ayıramadım, nefessiz izledim; 30dk’dan az harika bir öykü, harika bir film, bir belgesel. Emek verip hazırlayanlara helal olsun. Mutlaka izleyin; hatta defalarca. Çocuklarınıza da izlettirin (YouTube linki: https://youtu.be/kUMDu74i5hQ).

 

Emre Sakçı İzmirli 23 yaşında Fenerbahçe sporcusu, Milli yüzücü, Türkiye ve Avrupa rekortmeni; hedefi 2021 Tokyo’da Olimpiyat tarihine geçmek.

 

Daha ilkokula başlamadan katıldığı bir Yüzme Yaz Okulunun sonunda öğretmenleri, anne-babasına “bu çocuk yüzmeyi sürdürmeli” diyerek doğal yetenek keşfinin önemini ortaya koyuyor.

 

İlkokul bitiminde dedesi annesine “bu böyle gitmez, bu çocuğu bir spor hekimine götürün” demesi bilinçli aile büyüklerin olmasının büyük bir şans olduğunu gösteriyor.

 

İzmir’de spor hekimi Dr. Aylin Çeçen Aksu, henüz 10-11 yaşında olan Emre’yi gördüğünde hem annesinin hem babasının “yok canım, daha neler” diyerek gülümsemesine neden olan “Söyle bakalım, önce hangi olimpiyatlarda yarışmak istiyorsun, 2016 mı, yoksa 2020 mi?” demesi uzağı gören bir uzmana denk gelmenin ne kadar güzel olduğunu söylüyor. Anne ve babanın “hocam dalga geçmeyin bizimle” demesi karşısında “eğer olimpiyat hedefiniz yoksa benim zamanımı boşuna harcamayın” diyen Dr. Çeçen Aksu ailenin çıtayı yükseltmesini sağlıyor.

 

Ardından Fenerbahçe Spor Kulübüne katılması ve burada antrenörleri Türker ve Bahar Oktay ile tanışması, çok uzun süren ve bugünlere gelen beraberlik. Türker Oktay’ın “Emre’nin 12-13 yaşları, yani ergenliği çok ilginçti. Beklenmedik biçimde bir gün ayakları büyüyor, kısa bir süre sonra kolları, ardından bedeni, …, her seferinde planlarımızı değiştirmek zorunda kalıyorduk” demesi bilimsel çalışmanın zorluğunu gösteriyor.

 

Daha ilk günden kısa mesafe yüzücüsü olacağını görmelerine karşın Türker Hoca önceleri hem ergenlik sürecinin atlatılması hem de ilerisi için gerekli diye Emre’yi uzun mesafe yarışlarında yüzdürmeleri, 31 kişinin katıldığı böyle bir yarışta sonuncu gelmesi, babasının “hocam 30. Bile değil, sonuncu oldu ya, biz bu işi bıraksak mı!” diye yakınması… Tüm bu zorluklara karşın hem Emre’ye hem de ailesine “sabırla bekleyeceğiz” demesi uzun vadeli planlamanın önemine vurgu yapıyor.  

 

Bugün, 15 gün içinde 3 Avrupa rekoru kıran 23 yaşındaki Emre’nin “düştüğüm çok oldu, başarısızlıklarım da! Ama hiçbirine kayıp gözüyle bakmadım, onlar benim bugüne gelmemin basamaklarıydı” demesi, antrenörlerinin bu bilinci Emre’ye vermeleri takım çalışmasının, eğitimin, azmin, kararlılığın, yılmadan çalışmanın, daha çok çalışmanın önemini gösteriyor.

 

Şöyle diyor Şampiyon: “2015’te 50m’de Dünya Gençler Rekoru kırdım. O gün bugün, üstüne koyuyorum. Bu kısa zamanda gelen bir başarı değil; 2000 yılından beri yüzüyorum. 2005 yılından beri lisansım var. 20 yıldır suyun içindeyim. Yılbaşı günü bile sudaydım. O yüzden bu başarılar tesadüf değil.

 

İster yüzücü olun, isterse müzisyen, basketbolcu, ya da mühendis, akademisyen, doktor, avukat, …, spordan sanata, bilimden teknolojiye, her alanda bu böyle değil mi?

 

Yetenek evet; zeka evet; ama çalışmak, çalışmak, çalışmak; başka yolu yok, uzmanlar eşliğinde, usta-çırak gibi, ancak planlı ve bilimsel yöntemlerle!

2021-01-18_21-47-08.png

Yorumlar