HAS Parti İlçe Başkanı Dursun, "Tankın Sesi Değil, Halkın Sesi" dedi!

HAS Parti İlçe Başkanı Dursun, "Tankın Sesi Değil, Halkın Sesi" dedi!
Akhisar : (Kenan MOLLA)

            Halkın Sesi Partisi (HAS Parti)  28 Şubat ile ilgili basın açıklamasını Paşa Mahallesi 11 Sokak'taki Evin İş hanındaki Parti Lokalinde saat 12.00’de yaptı. HAS Parti İlçe Başkanı Ali Dursun, İl yönetim kurulu üyesi Sabri Kalender, yönetim kurulu üyeleri Ali Kızıl, Selami Yalçın, Halil Erkan, Önder Kenez, Ali Şener’in katıldığı açıklamasını, İlçe başkanı Ali Dursun okudu.

HAS Parti ilçe Başkanı Ali Dursun’un okuduğu basın açıklamasının tam metni;

Basınımızın değerli mensupları ve Kıymetli Akhisarlılar;

            Tarih 28 Şubat 2007’yi gösterirken seçilmiş Hükümete karşı boyalı basın, bağımsız yargının önde gelenleri, YOK, bir kısım asker linç kampanyasına giriştiler. Ogün Genelkurmay, irticai faaliyetleri desteklediğini iddia ettiği firmalara ambargo koydu. Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay başkan ve üyeleri Genelkurmay Başkanlığı’na çağrılarak kendilerine irtica konusunda brifing verildi.

• 18 Haziran’da Necmettin Erbakan başbakanlıktan istifa etti. İstifasının nedeninin başbakanlığı Tansu Çiller’e devretmek olduğunu belirtti.
• 19 Haziran’da Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, hükümet kurma görevini o sırada arkasında TBMM çoğunluğu olan DYP lideri Tansu Çiller’e vermeyip, bütün teamülleri ve sayısal üstünlüğü yok sayarak ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz’a verdi.

• 30 Haziran’da Mesut Yılmaz, Bülent Ecevit ve Hüsamettin Özkan’la birlikte ANASOL-D Hükümeti’ni kurdu.

            Ogün demokrasi havarisi kurum ve kuruluşlar ne oluyor demedi. Aksine basının büyük kısmı başta olmak üzere beş büyük sivil toplum kuruluşu (Türk-iş, DISK, TESK, TISK, TOBB basında ‘BEŞLI ÇETE’ diye tanımlananlar) ve gazeteciler oyunun gönüllü parçası oldular. MGK’da oyunlarını icra ettiler. Ogün Deniz Kuvvetleri Komutanı olan Oramiral Güven Erkaya ‘irtica, PKK’dan daha tehlikeli’ ifadesini kullandı. Bugün neyin daha tehlikeli olduğu herhalde görülüyordur. Bu ülkenin mütedeyyin insanlarını düşman olarak gösterdiler. PKK ile eş değer hatta daha öncelikli tehdit olarak gördüler ve göstermeye çalıştılar. 28 Şubat darbe girişiminin Türkiye’nin sadece siyasetine değil, sosyolojisi ve toplum yapısına da müdahaledir.

            Türkiye’deki bütün dernek, vakıf, sendika, üniversitelerdeki öğretim üyeleri, özel ve kamuya ait bütün yurtlar, valiler, kaymakamlar, daire başkanları, il genel meclisi, belediye meclisi üyeleri, partilerin il ve ilçe yöneticileri, televizyonların ve radyoların yöneticilerini fişlediler. Hatta işi o kadar ileriye götürdüler ki 0 dönemde köfteciler bile fişlendi. Türkiye’de meydana gelen darbeler arasında, sonucu en kuvvetli olanı 28 Şubat post modern darbesidir. 28 Şubat’taki amaç, Anadolu’nun toplumsal hareketlerini engellemekti. Ogün Anadolu esnafı kendi öz imkânlarını kullanarak bankalara pek bulaşmadan yatırım için hamle üzerine hamle yapıyordu. Verilmek istenen mesaj, halkın, üst tabakalara çıkmasını engellemekti. İkincisi ise imam hatip liselerini tasfiye etmekti. Darbe dönemlerinin karanlık örtüsünün açılması gerekir. Açılmazsa karanlık odalar tekrar iktidar olur. Bunun sorumluluğu iktidardadır. 12 Eylül anayasası yürürlükte olduğu sürece HSYK ve YÖK durduğu müddetçe, milletin egemenliğinden bahsedilemez. Milli Güvenlik Kurulu anayasada durduğu sürece güçlüler iktidara gelebilir. Türkiye’de yeni bir demokrasi atılımına ihtiyaç vardır. HAS Parti’nin derdi kadro değil sistemi daha demokratik ve özgürlükçü hale getirmektir. 28 Şubat sürecinde 50 Milyar dolar birilerinin rant hanesine yazılırken, pek çok siyasi ve sosyal sorunla beraber Türkiye’nin zarar hanesine yazılmıştır. Bununla ülke gençlerimizin geleceği çalınmıştır. HAS Parti, bundan sonra böyle durumlarla karşılaşılmasın diye, mutlaka 28 Şubat Post modern darbesini yapanların, yargı önünde hesap vermesi için, Genel Başkan Yardımcısı Şeref Malkoç tarafından 16 Ocak 2012’de, 28 Şubat sürecinde suç işleyenlerle ilgili suç duyurusunda bulunulmuştur. Yaklaşık 1600 sayfadan oluşan 2 adet CD’yi Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına vermiştir.

            Ayrıca HAS Parti olarak, bu olaylara tepkimizi ortaya koymak ve kamuoyu oluşturma adına 28 Şubat Salı saat 13.00’te yani bugün Sincan’da Genel Başkanımız Numan Kurtulmuş partililerle beraber, tankların geçtiği güzergâhta yürüyecektir. Onun için diyoruz ki “Tankın sesi değil Halkın Sesi” “Tankın yürüyüşü değil Halkın Yürüyüşü”