Eğitim-İş Akhisar Temsilciliği; İthal Öğretmen İstemiyoruz dedi
Akhisar: (Kenan MOLLA)
Eğitim-İş Akhisar Temsilciliği, Ragıbbey Mahallesi 18 Sokaktaki lokalinde İthal Öğretmen İstemiyoruz başlıklı basın açıklaması yaptı. Eğitim-İş Akhisar Temsilci Başkanı Ali İlhan, Yönetim Kurulu Üyeleri Ender Kütük, Serkan Polat, Bilge Öztürk Sezen Karakaye, üyeler ve CHP, ADD, İP partilerin destek verdiği basın açıklamasını Başkan Ali İlhan okudu.
Eğitim-İş Akhisar Temsilci Başkanı Ali İlhan'ın okuduğu basın açıklaması metni:
İTHAL ÖĞRETMEN İSTEMİYORUZ
KPSS yok, beklemek yok, sıra yok, tek şart yabancı olmak! Kadrolu öğretmene ders ücretini kısmaya çalışan, vekil öğretmenlere kaynağım yok diyerek izin vermeyen, öğretmensiz derslikleri akıllı tahtalarla dolduran Milli Eğitim Bakanlığı, 170 bin öğretmen açığı, 350 bin atanmayı bekleyen öğretmen varken; bugüne kadar ataması yapılmayan 21 öğretmen intiharı seçmişken, öğretmenler mevsimlik işçi gibi çalıştırılırken, yabancı öğretmen istihdam edecekmiş. Anasınıfından itibaren yabancı dil öğretimi adı altında yapılmaya çalışılanların, pedagojik açıdan değerlendirilmesi yapılmış, gerekli altyapısı sağlanmış mıdır? İngilizce öğretmeni yetiştiren üniversitelerin eğitim politikaları ve niteliği gözden geçirilmiş, müfredatta gereken değişiklikler yapılmış ve bunlardan sonuç alınamadığı için mi, bakanlık çareyi İngilizce öğretmeni ithal etmekte bulmuştur? Üstelik her fırsatta bütçe sıkıntısından dem vuran Bakanlık, bu proje kapsamında yurtdışından istihdam edilecek öğretmenlerin masraflarını nasıl karşılayacaktır?
Öğretmenlerimiz açlık, yoksulluk içinde yaşarken, güvencesiz çalışırken ve 350 bin öğretmenin ataması yapılmazken yabancı öğretmen ataması yapılmasının, çocukların anasınıfından itibaren yabancı dil olarak sadece İngilizce dersi görmeleri de düşündürücüdür. MEB, tüm uyarılara ve ülkenin bilimsel birikimine arkasını dönerek, ulusal eğitimden, ulusal eğitimi besleyecek evrensel bilgi ve uygulamalardan uzaklaşmış, eğitim, ilkokuldan üniversiteye dek her aşamada siyasallaştırılmıştır. 40 bin yabancı öğretmenle 40 bin okulda, binlerce çocuk ve gencin, İngiliz ya da Amerikalı gibi konuşturulabileceği ancak kendi diliyle düşünmeyi değil, önce o dille düşünmenin öğretilebileceği ileri sürülerek, bilimsel verileri, bilimcileri yok sayarak 'iki dilde' eğitim tartışmaları sürerken ülke topluca İngilizce ile düşünmeye koşullandırılmaktadır. Bu durum çok yakında Türkçenin ve ülkemizde konuşulan dillerin üzerine kalın bir perde çekecektir.
27 Mart Pazar günü gerçekleşen, 1 milyon 700 bine yakın öğrencinin katıldığı YGS, akıllara ziyan bir skandala sahne oldu. Daha önce de KPSS'de yaşanan skandalın izleri henüz hafızalardan silinmeden, daha büyük bir skandalın patlak vermesi, bu işin çivisinin çıktığını gösteriyor. Bilindiği gibi ÖSYM, YGS'de adaylara ve öğretmenlere yönelik tuvalet yasağı ve abartılı üst aramalarıyla gündeme gelmişti. Biz gerek sağlık sorunları ve psikolojik sorunlar yaratacak tuvalet yasağını, gerekse sınavdaki güvenliği sağlayacak öğretmenlerimizin abartılı biçimde üstlerinin aranmasını, bu kadar abartılı güvenlik önleminin altında acaba yine bir skandal mı yatıyor endişesiyle karşıladığımızı basın ve kamuoyuyla paylaşmıştık. Bu yaklaşıma bir bilim kurumunun nasıl izin verdiğini anlayamamıştık. Gelinen noktada anlaşılıyor ki, minareyi çalan kılıfını hazırlıyormuş. Bir yandan psikolojik baskı altında sınava giren adaya ve öğretmene güvensizlik, öte yandan sistemli bir şekilde dışarıya soru sızdırmalar, özel yazılımla soru şifreleme.
Polis okulu sınav sorularının çalınması, KPSS sınav sorularının çalınması,Yüksek Lisans sınav sorularının çalınması hala hafızalarımızda taze iken YGS de yaşanan bu rezaletin ve ÖSYM nin başkanı başta olmak üzere bu eğitim ve bilim hırsızlığının sorumlularını istifaya çağırıyoruz. Yeter artık,hırsızlıklardan bıktık.Çocuklarımızın haklarının çalınmasından bıktık.