Akhisar Alevi Kültür ve Cem evi basın açıklaması ''Alevilerle Oynamayın''

Akhisar Alevi Kültür ve Cem evi  basın açıklaması "Alevilerle Oynamayın"
Akhisar: (Kenan MOLLA)

            Alevi Kültür ve Cem evi Akhisar Şubesi Başkanı Hakkı Çamkıran ve yönetim kurulu üyeleri Ali İğsiz, Kazım Yıldız, Rıza Polat, Yılmaz Han ve Erdem Ali Ercan ile birlikte Hacıishak Mahallesi 252. sokak no 110'daki Dernek binasında “Ergenekon Kovuşturmasını yürütenlere, bir sözümüz var; Alevilerle Oynamayın” ve  İskenderun'da 6 Askerimizin şehit olması, İsrail'in, Gazze'ye yardımlarını götüren gemiye saldırması üzerine iki basın açıklaması yaptı. Basın açıklamalarını Alevi Kültür ve Cem evi Akhisar Şubesi Başkanı Hakkı Çamkıran okudu.

Alevi Kültür ve Cem evi Akhisar Şubesi Başkanı Hakkı Çamkıran'ın okuduğu iki basın açıklamasının tam metni:

ERGENEKON KOVUŞTURMASINI YÜRÜTENLERE BİR SÖZÜMÜZ VAR; ALEVİLERLE OYNAMAYIN..!

            Ergenekon soruşturmasında çok az soru henüz yanıtını bulamamışken, yargılama süreci, cezalandırmaya ve infaza dönüşmüşken 'muhalifleri bu yolla susturmaya, tasfiye etmeye çalışıyor” kanaati toplumun geniş bir kesimi tarafından paylaşılır olmuşken; biz Alevilerde, süreci kendi açımızdan dikkatle izledik. İntihara sevk edilen, tutuklanan her türlü hukuki usul denenerek yar şüphelilerin Alevi oluşları da bir etmen değildiydi?

            Her yurttaş gibi Aleviler de kanun karşısında eşittir. onlar da şüpheli konumunda olabilirler ama, işin ucu eski Adalet Bakanı Sayın Seyfi Oktay'a kadar uzatıldığını göre “bu işin içinde bir iş var” diye düşünmez miyiz? 'Bu işlem yargı mensuplarına bir gözdağıdır. diye düşünmez misiniz? Eski Adalet bakanlığının yanında aynı zamanda bir inanç önderi, dede olan Sayın Seyfi Oktay üzerinden Alevilere de bir mesaj verilmek isteniyor” diye düşünmez miyiz.

“Alevi örgütlerinin önderleri bir yandan Ergenekoncuların suikast listelerine alınırken, hedef iken, diğer yandan Aleviler nasıl oluyor da Ergenekoncu olabiliyor, bu ne çelişki? Sorularını sormaz mısınız?

“Bir derin devlet tasfiye edilirken başka bir derin devlet inşa ediliyor” diye düşünmez misiniz?

Dede Seyfi Oktay hukukçudur, 76 yaşındadır, neyin suç olup olmadığım, onu gözaltına alan savcı beyden çok daha iyi bilir.

Bu nedenle Pir Sultan gibi girdiği Adalet sarayından, yine Pir sultan gibi çıkacaktır. Buna hiç şüphemiz yoktur.

ŞİMDİ SUSMA VE ŞİDDET ZAMANI DEĞİL BARIŞ ZAMANI

Alevi Kültür Derneği olarak İskenderun'da Deniz İkmal Komutanlığı'na yapılan saldırı  sonucu 6 gencimizin hayatına son veren terör saldırısını şiddetle kınıyoruz.

Türkiye farklı kültürlerin, inançların ve dillerin ortak yaşadığı topraklardır. Bu topraklarda farklı kültürlere yönelik ayrımcılık ve inkar vardır. Bu nedenle barışa ve eşit haklar temelinde birlikte yaşamaya ihtiyacımız vardır. Bunun tek bir yolu ise demokratik hak arama ve hak temeli mücadeledir. Bu mücadelenin olmazsa olmazı koşulu ise şiddetten arındırılmış mücadeledir. Barışın yolunda silah, şiddet ve insan hayatına kastetmek olamaz. 0 nedenle İskenderun'da 6 gencimizin hayatına son veren terör saldırısı barış yolu olamaz. Barış talep edenin, şiddete ve silaha baş vurmasını asla kabul etmemiz ve haklı görmemiz mümkün değildir.

ŞİMDİ İSRAL'E “ONE MUNİTE” DEME ZAMANIDIR

            Alevi Kültür Derneği olarak bizler, İsrail devleti ordusu tarafından Gazze'ye sivil toplum yardımlarını götüren gemilere ve bu gemilerde bulunana silahsız ve savunmasız sivil insanlara yönelik düzenlenen alçakça saldırıyı da şiddetle kınıyoruz. Su insanlık adına kabul edilemez ve uluslar arası topluma yönelik saldırıdır.

İsrail devletinin yıllardır insan haklan, uluslar arası hukuk tanımaz, devlet terörünü benimseyen tutumunu, uluslararası sulardaki savunmasız ve yardım amaçlı insanı değere saldırıp, 20'ye yakın insan öldürmekle bir daha göstermiştir.

AKP hükümeti dış politik alanda şov amaçlı değil, İsrail'le gerçek anlamda “One Minute” demelidir.

“One Minute” demenin pratik adımı ise, İsrail devleti ile her türden askeri, ekonomik ve diplomatik tüm ilişkiler askıya alınması, gemilerin, yaralıların, cenazelerin ve tutuklananların derhal Türkiye getirilmesini sağlamak, uluslar arası kamuoyunda bu saldırıyı mahkum ettirmektir.

AKD olarak, İskenderun ve İsrail'de saldırılar sonucu hakka yürüyen canların ailelerinin ve yakınlarının acılarını paylaştığımızı belirtip baş sağlığı diliyor, yaralılara acil şifalar diliyoruz.